185. Hikmet


Bildim şimdi Hazretine çok yazmışım,
Birçok dostla bu yol içre çok geçmişim.
Kılavuzsuz karanlığa yol kaybetmişim,
Gönlüm tanı atıp, görerek kalkmayım mı? 

Gönül tanı attı ise, kurdu pazar,
Tefekkürün deryasına girip sözler,
Şevk şarabını içsem deyib gönlüm sezer,
Sır şarabını koyuverdi, yanmayım mı? 

Kamu dostlar, geçti, görün, geldi seza,
Yürümüşüm tilbeler gibi yoldan çıkarak.
Sır şarabını içtim ise verdi meze.
Ahiretin gereklerini kurmayım mı? 

Ahiretin gereklerini kurdu yaran,
Hak Rasul’un sünnetini tuttu yaran.
Hani evvel sizden önce geçen kervan,
Ben onların izini arayıp, yetmeyim mi? 

Vah ne yazık, geçti ömrüm gaflet ile,
Sual sorsa, cevabı yok hüccet ile.
Vermeyiniz aykırı gelse, mihnet ile,
Şimdi buzlayıp, kar gibi eriyip, akmayım mı?

Vah ne yazık, geçti ömrüm, kaldı beka,
Yiğitliğim yel gibi geçti, su gibi aka.
Miskinliğin makamında yırtıp yaka,
Tutub tevbe ateşi ile yanmayım mı?

Kul Hoca Ahmed yetti aşkın eşiğine,
İnşaallah, Hak erdirir niyetine.
İnandım ben Hak kelamı, ayetine,
Oldum refik, geçitlerden geçmeyim mi?


sonraki
Divanı Hikmet görseller için
Resim Galerisi